"..
Ah
Tomris! Bilsen ne kadar da yetersiz şimdi zaman. Övgülere sığmayan
günlerin içinden, övülmeye değer kahramanlar doğurmaya çalışan kadınlar
artık analar. Analardan bir duvar gibi örülü günlerin gündeminde, yeni
sözler icat etme çabası var. Birden beliren, ucu ancak ağrılı bir
başkaldırı ile görülebilecek meydan ortasında vâkur bir eda ile dikili
büyük saat çınlaması gibi her saat başı seni anışı
m.
Senden ümitli bir aşk hikâyesi, birkaç yolculuk bileti, binlerce
yazılıp yazılıp silinmiş, yırtılmış, atılmış, onlarca kadar da elimde
olduğu gibi duran şiirler çıkarabildim.
Ah Tomris! Bilmeliydin hâlbuki; ne varsa sen idin hayatımda ve hayatım
boyunca yaşadığım her diğer şeyin, içinde beliren bütün özge anlamları
senin anlında biriken çizgilerin, şevk ile baktığın yüzünde tuttuğu
yerin arasından sızdığını sana birkaç kez belirtmeye yeltenmiştim. Bir
tuhaf gaflet hâli; sevdiğine, sevdiğini, sevdiğince söyleyebilmek
isterken, sevdiğinin karşısında, sevdiğince ezilerek, sevdiğini severek
değil, ezilerek betimleyememek. Bu hâli dile dahî getiremiyorum Tomris!
Ey Tomris! Bilirsin severim 'ey' diye hitap edenleri ve 'ey' diye
başladığı hitabetin hakkını layıkıyla verebilenleri. Kaç gece kendi
kendime yatağımda öylesine uzanıp tavanı izlerken sana fersahlarca
derinden kopup gelmiş bir vurgun gibi 'ey' demek suretiyle seslenip
büyük sevgi nutukları savurdum. Karanlıklara konuştuğum bu esnalarda
kendi başıma öylesine yalnız, kendi başıma öylesine seninleydim ki bu
yalnızlık ve beraberlik bütün bir ömür boyu sürdürebileceğimi
hissettiğim bir şey gibi geliyordu. Ancak 'şey' diyebiliyorum çünkü
henüz bu 'şey'in ne olduğunu ben de bilemiyorum.
Ve nihayetinde:
Pek Muhterem Tomris Hanımcığım;
Sizin üzerinizden, Turgut Bey'in affına ve müsaadelerine sığınarak kendi 'Tomris'lerime seslendiğim için lütfen beni affediniz. Beni affedeceğinizden zerre kadar şüphem yok. Çünkü "iki dalga katı arasında ne yapacağını şaşıran'ları maruz görmenin ne demek olduğunu en iyi bilenlerden biri oluduğunuzu en iyi bilenlerden biriyim. Aşkınıza ve hatıralarınıza büyük hürmet ve imrenti ile..
"
[Yetmişsekiz]
Pek Muhterem Tomris Hanımcığım;
Sizin üzerinizden, Turgut Bey'in affına ve müsaadelerine sığınarak kendi 'Tomris'lerime seslendiğim için lütfen beni affediniz. Beni affedeceğinizden zerre kadar şüphem yok. Çünkü "iki dalga katı arasında ne yapacağını şaşıran'ları maruz görmenin ne demek olduğunu en iyi bilenlerden biri oluduğunuzu en iyi bilenlerden biriyim. Aşkınıza ve hatıralarınıza büyük hürmet ve imrenti ile..
"
[Yetmişsekiz]
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder